24 Ekim 2022 Pazartesi

Çağımızın hastalığı: instagram bağımlıları







Son dönemde hızla artan instagram topluluğu her geçen gün artıyor. İnstagram,  kullanıcıların ürünlerini koyup satıp para kazandığı platform ve hatta sadece güzelliklerini paylaşan da bir platform.

Söylemek istemezdim ama gerçekten de konuşma vaktinin, sorgulama vaktinin geldiğini düşünüyorum. Keşke bu yazıyı daha öncede paylaşsaydım diye düşünüyordum. Her neyse. 
 
Karantina'da geçirdiğimiz dönemde hepimiz internette dolaşıp durduk. Bilgi sahibi de olduk. Yeri geldi oyun oynadık, bulmaca çözdük. Film izledik, dizi izledik. Yeri geldi birbirimizi sorguladık. Yaptıklarımız rafta kalsın.

Bakıyorum son iki aydır millet gerçekten de iyi değil, herkes ama herkes. Yani bilemiyorum "bana karşı bir komplo mu? beni mi sınıyorlar?" düşüncesine yakalandıysanız yalnız değilsiniz, ben de aynı duygularınıza sahibim. 
Takip ettiğim ünlü olsun ya da olmasın. Çoğunlukla instagram kullanıcılarını gerçekten de freni patlamış uçuruma doğru giden arabayı izliyoruz ne kadar da acı. 

Elbette ki sevdiğiniz anılarınızı paylaşın, arkadaşlarınızla beraber olduğunuz fotoğraflarınızı paylaşın. Hatta günlük olarak "ben ne yapıyorum?" hikayelerinizi paylaşabilirsiniz. Rahatsız olmayan zaten sizin hikayelerinizi bakmaya devam eder.
Ancak gerçekten de takip ettiğim, yeni tanıştığım "yarı ünlülerin" son günlerde "ben ne yapıyorum?" adlı hikayelerinden gerçekten de rahatsız olmaya başladım.
Şimdi diyeceksiniz ki "Gürkan neden uzatıyorsun? çık o zaman takipten." 
Gerçekten de öyle bir şey yapmam. Neden diye soracak olursanız. Çünkü ortada bir sebep yok. Sadece nedenini bulmaya çalışıyorum. 
 
Ve nedeni de nihayet bulabildim. 

instagram'a ne zaman baksam sevdiğim kişilerin yüzlerini artık eskisi gibi göremiyorum. Çoğu kitlenin ruh hallerinin bozulduğunu gözümle gördüm ünlü veya ünsüz farketmiyor ve en kötüsü de görmeye devam ediyorum. Ne kadar da acı öyle değil mi? 

instagram bağımlıları evet size sesleniyorum hepinize sesleniyorum. Her gün hikaye paylaşıp "Artık bırakmanın vakti gelmedi mi?" diye kendi kendinize aynanın karşısında sormaya vakti gelmedi mi? Zamanında her gün hikayelerinize bakmaktan gerçekten bıktım usandım. Siz usanmadınız mı? Ha evet zorunda değilim bakmaya ama ne yapayım ister istemez bakıyorum ve bunun sonucunda çoğunlukla artık KİN duyuyorum KİN. Size baktığımda gerçekten de depresyona giriyorum sosyal medya bağımlılığınız yüzünden. Yani artık eskisi gibi değilsiniz farkına vardım, sahte gülüşlerinizin farkına vardım.

Kendimi de iyileştireceğim. Ama sizin de kendinizi iyileştirmeniz gerek. Öncelikle aynaya bakıp "Ben ne yapıyorum? Neden Gürkan'ı rahatsız ediyorum?" diye sorarak başlayabilirsiniz. Hadi yine iyisiniz instagram'a ara vereceğim sizin yüzünüzden. Evet sizin yüzünüzden. Güzel maceralarınızı paylaşmaya devam edebilirsiniz. Eğer bakarsam moraller yine düşecek ki ne gerek var?

Spotify'da podcast yapan canı sıkılan, günümüzün dünyasından bihaber kişileri lütfen takip etmekten vazgeçin. Podcast yapıp da insanlara tavsiye verenlerden uzak durmanızı öneririm. Tavsiye istiyorsanız raflarınızda ki kitaplardadır, internettedir. Bir cep uzağınızdadır tavsiyeler.
Podcast dinleyip de, kendilerini filozof sanan birilerinin artık her kimse ağzından çıkan kelimeleri dinlemekten vazgeçmenizi öneriyorum.

 
Peki şimdi ne yapacağım, ne yapmalıyız?

Blog sitemden haber yazmaya devam edeceğim ta ki kendimi nasıl mutlu ve kendimi çok iyi hissedene kadar.
instagram'a ne zaman dönerim bilmiyorum ancak şimdilik Twitter'dayım ara ara.
Gerçekten de siz de benim gibi duygularımı hissediyorsanız, instagram'da sıklıkla hikaye bakmaya ve paylaşmaya az da olsa azaltıp yavaş yavaş hikaye bölümünü bırakabilirsiniz. Benim düşüncelerime göre vakit öldürüyor sizi nasıl etkiliyor bilemem ancak sizi etkilese de, etkilemese de bırakmanızı öneriyorum.

İnstagram'a ara verip daha sonra okuyacağım kitaplara, izleyeceğim filmlere, dizilere yöneleceğim ve bir an önce de artık ingilizce öğrenmeye gerçekten de başlayacağım. Eksik konulara değineceğim. Siz de benim önerilerimi uygulayıp ya da kendiniz farklı alanlara yönelmek istiyorsanız onu yapın. Kimseye bağlı olmayın. Ne yapmak istiyorsanız onu yapın. Sadece kendiniz olun. Sadece kendiniz. Kimseden çekinmeyin. Konuşacağınız esnada konuşun. Koşmak istiyorsanız koşun. Zamanında birilerine bağlıydık. Artık değilsiniz, değilim.

Az da olsa kendimi iyileştirmeye başladım ve devam etme sürecindeyim ve bu yazıları yazdığım için kendime teşekkür ediyorum, buraya kadar da okuduysanız size de teşekkür ediyorum. 
Son cümleler güzeldir bu arada;

-  Özetle kimse kusursuz değil ama kıyaslamadıkça mutlu. Kendini sevmeyen, hayatından memnun olmayan insanlar ordusu yaratma işi hız kesmiyor...

Birbirinizi üzmeyin, kendinize çok iyi bakın.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder